Yapılan bir araştırma
konuya açıklık ve derinlik getirmektedir. Orta eğitimin bir sınıfındaki
öğrencilere belirli bir dersi izlerken her zamanki gibi rahat ve gevşek oturmaları,
kollarını kavuşturmayıp, ayak ayak üstüne atmamaları söylenmiş; bir başka
sınıftaki öğrencilere de aynı dersi izlerken kollarını kavuşturmaları ve ayak
ayak üstüne atmaları talimatı verilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre,
kollarını kavuşturan grubun öğrenme ve hatırlama miktarının %38 daha düşük
olduğu, öğretmene ve öğretilen konuya karşı çok daha fazla eleştirici
oldukları görülmüştür.
Bu araştırmanın ortaya koyduğu bir başka bulgu da,
kollarını kavuşturan bir dinleyicinin, konuşmacıya karşı sadece olumsuz bir
duygu içinde olmakla kalmayıp, söylenenlere de daha az dikkat ettiğidir.
Kollarını alışkanlıktan veya rahat ettikleri için kavuşturduklarını
söyleyenler, gerçekte korunmaya yönelik ve savunucu bir duyguya sahip oldukları
için kendilerini iyi hissetmektedirler.
Ayrıca iletişim “kişiye” değil,
“kişiyle” yapılan bir etkinlik olduğu için, bizim niyetimizin değil,
dinleyicide uyanan izlenimin daha büyük değer taşıdığı unutulmamalıdır.
Dinleyicilerin bu duruşu, “olumsuz bir tavır” olarak algıladıkları
araştırmalarla ortaya konmuştur. İnsan dinlediği ile aynı fikirde değilse
kollarını kavuşturur. Bu, çok sayıda dinleyicinin bulunduğu konferanslar için
geçerli olduğu gibi yüz yüze kurulan ikili ilişkiler için de geçerlidir. insan
diliyle çok kolay, bedeniyle çok zor yalan söyler. Bu sebeple karşınızdaki kişi
veya kişilerin kolları kavuşmuş durumdaysa, bunu açmak için bir şeyler yapmanız
gerekmektedir. Bu amaçla kişinin eline bir şey vermek, soru sormak, görüşünü
açıklamasına imkan sağlamak yararlı olur. Unutmamak gerekir ki, savunucu ve
olumsuz davranış devam ettikçe, olumsuz tavır da devam eder.
Ayrıca olumsuz
tavır, olumsuz jesti daha da güçlendirir. İnsanlar kollarını çoğunlukla
istenmeyen bir durumdan kaçınmak ve kendilerini korumak için kavuştururlar. Bu
davranış en sık insanın kendisini yabancıların arasında güvensiz hissettiği
asansörlerde, cafe'lerde, kuyruklarda, parti veya geniş sosyal toplantılarda
görülür. Kolların kavuşturulmasından daha olumsuz bir jest, yumrukların
sıkılarak veya pazıların sıkı kavranarak kolların kavuşturulmasıdır. Bu jestler
sadece kişinin durumdan hoşnutsuzluğunu göstermekle kalmaz, aynı zamanda artmış
olan iç gerginliğin saldırganlığa dönüşmeye hazır olduğunu haber verir. Bu
jestleri sözlü veya kişinin sosyal statüsü elveriyorsa, bedensel bir
saldırganlığın izlemesi doğaldır. Bu durumdaki kişi, kullandığı jestle vereceği
tepkinin uygunluğundan emin olmadığı için, kendisini kontrol etmek ve tepkisini
engellemek için çaba harcamaktadır.
Yorumlar
Yorum Gönder